AK Parti Malatya İl Danışma Toplantısı

AK Parti Malatya İl Danışma Toplantısı

AK Parti Malatya Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı geniş katılımla düzenlendi. AK Partililerin yoğun ilgi gösterdiği toplantıya AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin de iştirak etti.

Programda konuşan Genel Sekreter Fatih Şahin, 19 yıldır AK Parti iktidarlarında Malatya’ya 10 hastane, 68 okul, 1 üniversite ve 18 bin 500 konut kazandırdıklarını belirterek, “Benim bu söylediklerim özetinde özeti. Cumhuriyet tarihinde en fazla yatırımı bu süreçte Malatya’ya kazandırdık. Sizlerin de azmi ve çalışması ile çok daha fazlasını önümüzdeki yıllarda da kazandıracağız” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin artık bölgesinde ve dünyada söz sahibi bir ülke haline geldiğini de dile getiren Şahin, bölgede artık Türkiye’nin denklem içerisine dahil edilmeden hareket edilmesinin mümkün olmadığını dile getirdi. Türkiye’nin göz ardı edilerek bölgesel ve küresel bir denklem kurulmasının da artık mümkün olmadığını vurgulayan Şahin, “Bakınız Akdeniz’de, Orta Doğu’da, Kafkasya’da, Balkanlar’da artık aktif oyun kurucu bir Türkiye var. Artık nerede bir mesele konuşuluyorsa orada Türkiye var. Bunu hazmedemeyenleri ülkemizin önünü kesmek, bizi hedeflerimizden uzaklaştırmak, bizim etki alanlarımızı daraltmak için türkü oyunlara başvurdular. Ülke içinde de kendilerine iş birlikçi buldular” ifadelerine yer verdi.

Genel Sekreter Şahin, konuşmasında, bu kadar çok sayıda terör örgütüyle mücadele eden başka bir ülke olmadığını ifade etti.

Bir yandan PKK, bir yandan DHKP-C, bir yandan FETÖ, bir yandan DEAŞ, bütün terör örgütlerinin ahtapotun kolları gibi ülkeyi boğmaya çalıştığını dile getiren Şahin, şöyle konuştu:

“İşte biz bütün bunlarla mücadele ederken maalesef bize ayak bağı olan, milli meselelerde dahi yanımızda yer alamayan bir muhalefet anlayışı ile bir muhalefet bloku ile karşı karşıyayız. Biz arzu ediyoruz ki en azından milli meselelerde, en azından milli menfaatlerimizde ortaklaşabilelim. Ancak hepimiz şahit olduk, geçtiğimiz günlerde Amerika Birleşik Devletleri, Almanya ve Fransa’nın büyükelçilerinin olduğu 10 büyükelçi, ülkemizde görülmekte olan bir dava ile ilgili bir açıklama yaptılar. Tavsiye ve telkinlerde bulundular. Biz arzu ederdik ki muhalefet en azından burada milli bir duruş sergileyebilsin. En azından arzu ederdik ki muhalefet bu durum karşısında ‘Siz kim oluyorsunuz da bizim iç işlerimize karışıyorsunuz, siz kim oluyorsunuz da bizim bağımsız mahkemelerimize talimat veriyorsunuz?’ diyebilsinler. Ancak maalesef öyle olmadı. Ağızlarını her açtıklarında öğretmenlere, emeklilere, çiftçiye, memura, bürokrata, sanatçıya hakaret yağdıran Kemal Kılıçdaroğlu, büyükelçilerin bu açıklaması karşısında süt dökmüş kediye döndü. Kemal Kılıçdaroğlu’nun kof kabadayılığının da yalnızca milletimize dönük olduğunu bu hadise sonrasında bir kez daha görmüş olduk.”

Şahin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, büyükelçilerin “istenmeyen adam” ilan edileceğini açıkladığında muhalefetin adeta bu 10 büyükelçinin derdine düştüğünü belirterek, “Muhalefet bloku, kendileri gösteremedikleri duruşu Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gösterdiği için onu suçlayan söylemlerde bulundular. Adeta bir anda tutuştular. Muhalefet bizleri suçlarken yürütülen diplomasi sayesinde bu 10 büyükelçi, Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesine riayet edeceklerini açıkladılar ve teyit ettiler. Nereden nereye gelmiş bir Türkiye ile karşı karşıyayız. ‘Masada güçlü bir Türkiye var.’ derken biz içi boş bir hamaset yapmıyoruz, bir temenniyi dile getirmiyoruz, bir özlemi dile getirmiyoruz. Apaçık bir hakikati dile getiriyoruz. Artık masada da saha da güçlü bir Türkiye vardır.” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun büyükelçilerin derdine düştüğünü ifade eden Şahin, “Sen önce kendi derdine düş. Kendi derdine yan. Girdiğin her seçimde bu millet sandıkta seni istenmeyen adam ilan ediyor, sen önce bununla yüzleş. İnşallah önümüzdeki seçimlere şurada yaklaşık 18-20 ay gibi bir süre kaldı. Çok çalışacağız, çok gayret edeceğiz ve Kemal Kılıçdaroğlu ve dostlarına bir kez daha sandıkta gereken cevabı vereceğiz. Bir kez daha boylarının ölçüsünü alacaklar.” dedi.

 “CHP, HDP’nin tehditlerine boyun eğmiştir”

Geçen salı günü Meclis’te Irak ve Suriye tezkerelerinin görüşülerek kabul edildiğini anımsatan Şahin, bu tezkerelerin terörü kaynağında kurutmayı, Türkiye’nin sınırlarında terör koridorunun önüne geçmeyi sağladığını belirtti.

Bu tezkerelerle şehirlerin güvenliğinin sağlandığını, şehirlere terör saldırısı tehdidinin bertaraf edildiğini vurgulayan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“CHP, daha önce 2019’da ve 2020’de bu tezkerelere ‘Evet’ derken bu sefer ‘Hayır’ dedi. İki yıl önce Kemal Kılıçdaroğlu, ‘İçimiz yanarak evet diyoruz.’ demişti. Herhalde bu sefer ‘Hayır’ diyerek yüreklerini soğuttular. Tabii sadece bunu söylememişti Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Orada askerlerimiz var, o askerleri korumamız lazım. O askerlerin burnunun kanamaması lazım.’ demişti. ‘Türkiye’nin çıkarlarını savunuyoruz, savunmaya devam edeceğiz.’ demişti. Ey Kemal Kılıçdaroğlu, iki yıl önce Türkiye’nin çıkarları için ‘Evet’ dediğin bu tezkereye bugün kimin çıkarları için ‘Hayır’ diyorsun? Çık, bunun cevabını Türkiye’ye ver. 2019’dan bu yana ne değişti? Terör tehdidi mi ortadan kalktı? Artık Mehmetçiklerimizin korunması gerekmiyor mu? Ne değişti? Çık ve açıkla. Elbetteki bunu açıklayamaz ma bizim ne olduğunu açıklıkla, açık yüreklilikle ortaya koyabilmemiz gerekiyor.

CHP, HDP’nin tehditlerine boyun eğmiştir. CHP, HDP’nin yörüngesine girmiştir. CHP, PKK’nın maşası haline gelmiştir. CHP, PKK’nın hamiliğine soyunmuştur. CHP’nin ipleri Kandil’in eline geçmiştir ve CHP, HDP’nin oyuncağı haline dönüşmüştür.”

“Bugün HDP aracılığıyla CHP, Kandil’den talimat alıyor”

Şahin, bugün Ankara’da, İstanbul’da, şehirlerde bombalar patlamıyorsa bunun büyük oranda sınır ötesi harekâtlardan kaynaklandığını söyledi.

“Bugün Erenler, Aybükeler şehit olmuyorsa bu tezkerelerin sağlamış olduğu operasyonel güç sayesinde gerçekleşmiştir.” diyen Fatih Şahin, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Tezkereye ‘Hayır’ demek, PKK ile HDP ile iş birliğini tasdik etmek demektir. Tezkereye ‘Hayır’ demek, terör baronlarına, terör odaklarına payanda olmak demektir. Tezkereye ‘Hayır’ demek, Türkiye’nin, şehirlerimizin terör saldırılarına açık hale gelmesine rıza göstermek demektir. Geldiğimiz noktada bugün CHP, Kandil’den talimat alır hale gelmiştir. Bugün HDP aracılığıyla CHP, Kandil’den talimat alıyor. Yarın doğrudan talimat almaya başlarsa buna da hiç şaşırmayız.

Onlar kimden talimat alırsa alsın, kimlerin maşası haline gelirse gelsin, biz büyük Türkiye ideali uğruna var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”

Programa, AK Parti MKYK üyesi ve Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkci, AK Parti Malatya Milletvekilleri Ahmet Çakır ve Hakan Kahtalı, AK Parti Malatya İl Başkanı İhsan Koca, Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan,  ilçe belediye başkanları ve meclis üyeleri de katıldı.