93 yıl önce bugün, Kurtuluş Savaşı yıllarında göstermiş olduğu Kuva-yı Milliye ruhu ile Başkent madalyasına layık görülen Ankara, Milli Mücadelenin yıkılmaz kalesi ve en gür sesli savunucusu olmuştur. Top sesleri altında günlerce vatanını, ırz ve namusunu savunan asil Ankaralılar, kapısına dayanan düşman askerlerine geçit vermeyerek geleceğine sahip çıkmıştır.
13 Ekim 1923’te Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde onaylanan kanun ile Ankara’ya tevdi edilen Başkent unvanının gururu, kurtuluş mücadelesinde ölüm kalım savaşı vererek düşmanı bozguna uğratan yiğit Ankaralılara aittir. 93 yıldır, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti olma onurunu layıkıyla taşıyan Ankara, ülkemizin gelişmesinde ve ilerlemesinde üstlendiği öncü rolü devam ettirmektedir.
Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapan coğrafyamıza iştah kabartan milletler, dün olduğu gibi bugün de hain senaryolar yazmaya devam etmektedir. Şüphesiz 15 Temmuz darbe girişimi bunun apaçık göstergesidir. 15 Temmuz darbe girişiminin en kanlı sahneleri ve en haysiyetli mücadelesi Milli Mücadelenin kalesi Ankara’da yaşandı. Başta ismini bu geceden alan Kahraman Kazan olmak üzere tüm ilçelerde her mezhepten, her meşrepten, her etnisiteden, her dünya görüşünden, farklı yaşam tarzlarına sahip binlerce, on binlerce vatandaşımız ellerinde al bayraklarla meydanlara akın etti, mermilerin, tankların önünde etten duvar örüldü. Milletvekilleri parlamentoda yerlerini alarak hain darbe girişimine sesini yükseltti.
Milli iradenin tecelligahı Başkent Ankara, Kurtuluş Savaşı yıllarında kapısına dayanan düşmanlarını azim, irade ve kararlılıkla durdurduğu gibi, 15 Temmuz 2016’da da Fetullahçı teröristlerin oyunlarını bozdu. “Ankara düşerse, Türkiye düşer” saikiyle planladıkları oyunları, “ya istiklal ya ölüm” nidaları ile sokağa dökülen azimli ve kararlı milletimiz sayesinde tarihin kirli sayfalarına gömüldü. Milli Mücadele yıllarında Kuva-yı Milliye ruhu ile Türk yurdunu küffara teslim etmeyen Başkent, darbeler ve siyasi kavgalarla üzerine giydiği gri şehir, soğuk şehir gömleğini 15 Temmuz’da çıkardı.
15 Temmuz gecesi, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğine olan güven, inanç ve vatan aşkı ile ikinci Kurtuluş Savaşı’nı kazanarak İslam Dünyası’nın asırlardır hasret kaldığı ruhu yeniden canlandırdık. Türk milletinin sokaklara sadece şanını ve şerefini korumak için çıkacağını ve birbirine kenetlenerek ülkesini hainlere teslim etmeyeceğini tüm dünyaya ilan ettik. Yakaladığımız bu birlik ve beraberlik ruhu birçok dünya ülkesinin şaşkınlıkla izlediği ve asla elde edemeyeceği bir demokrasi zaferidir. Dünya Müslümanlarının umudu olan ülkemiz, bu birlik ve beraberliği, her gün ezilen, işkence gören, inançları hiçe sayılan mazlum milletler için devam ettirmekle mükelleftir.
Bu duygu ve düşüncelerle, bir bozkırdan, siyasetin kalbinin attığı konuma yükselen Ankara’nın, Başkent oluşunun 93’üncü yıl dönümünü kutluyor, tüm Ankaralı vatandaşlarımızı sevgi ve muhabbetle selamlıyorum.