MİT Müsteşarlığı Bütçe Konuşması

MİT Müsteşarlığı Bütçe Konuşması

Sayın Başkan,

Değerli Milletvekilleri,

Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı 2014 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı üzerinde AK Parti grubu adına söz almış bulunmaktayım.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Yönetmenin ancak bilgiyle mümkün olduğu, kadim zamanlardan beri bilinen bir gerçektir.

Devletin, başta milli güvenlik olmak üzere iç ve dış siyasi kararları, sağlam ve sağlıklı bilgi edinme ve bu bilgilerin analizi ile mümkündür.

Türkiye’de bürokratik oligarşi, yıllarca devleti ve onun işlerlik aygıtı olan kamu yönetimini; toplumu adam etme, insanları sistemin gerektirdiği form ve içeriğe dönüştürme aracı olarak gördüğünden, bilgi edinme de bu çerçevede yürütüldü ve bu toplanan bilginin analizi ise çoğunlukla yapılmadı bile.

Sonuçta başta MİT olmak üzere devletin tüm bilgi toplayan ve analiz yapan birimleri basit birer gözetleyici ve kaydedici kurum durumuna düştüler.

AK Parti iktidarıyla birlikte, devletin toplumu “veri” olarak kabul etmesi, toplumu değiştirip/dönüştürmek yerine topluma hizmet sunmayı esas kabul etmesiyle, ciddi bir paradigma değişikliği meydana gelmiştir.

Bu paradigma değişikliğinin MİT’e yansıması ise ilk defa MİT’in, gelişmiş batı ülkelerinde olduğu gibi dış politika yapım sürecine katkı sağlayacak bilgi üretme ve analiz yeteneği ile donatılması olmuştur.

AK Parti iktidarında MİT, vatandaşları tasnif eden ve iç politika malzemesi olarak kullanılmaya elverişli bilgi üretmekten çekilerek; kamu güvenliği ve dış politika yapım sürecinde kullanılacak bilgi üretme servisi haline gelmiştir.

MİT’in personel ve kurumsal yapısında meydana gelen bu radikal değişim sayesinde, siyaset kurumu sağlıklı ve isabetli karar alabilme ve aldığı kararların sonuçlarını takip edebilme imkânına kavuşmuştur.

Millî hedeflerimiz doğrultusunda, her türlü teknolojik gelişmeyi yakından takip eden MİT, çağın gereklerine uygun teknik değişim ve dönüşümü eşzamanlı olarak gerçekleştirmektedir. Bu dönüşümde milli kaynakları da kullanarak aynı zamanda ülkemizde kabiliyet geliştirme misyonunu da icra etmektedir.

Çoğulcu demokrasinin ve hukukun gereklerine uygun olarak, yasaların kendisine verdiği görev, yetki ve sorumluluklar doğrultusunda hizmetlerine devam eden MİT,  demokratik bir sistemde bir istihbarat teşkilatının durması gereken yerdedir.

MİT, 21. Yüzyılla birlikte stratejik önemi ve bölgesel gücü artan ülkemizde sivil iktidarla koordine olmuş, dış politikada yeni bir vizyon sergileyen Türkiye’nin uluslararası politikalarına paralel önemli adımlar atmıştır.

MİT bu dönemde, ağırlığını içe dönük güvenlik siyaseti yerine dışa dönük uzun vadeli stratejik vizyona vermiştir.

Geleceğin Türkiye’sini kurmak için geçmişe değil, geleceğe bakan, önüne çıkanla değil, gelecekte olabilecekleri öngörmeye çalışan bir yapıya kavuşma yolunda önemli adımlar atmıştır.

Korkularla dolu, savunma refleksleriyle “bekle-gör” politikası izleyen Türkiye, artık mazide kalmıştır.

Son 11 yılda Türkiye, gerek stratejik gerekse jeopolitik önemi nedeniyle uluslararası sistemi tanımlayan aktif bir sürece girmiştir.

Bu süreç içinde MİT, güçlü bir ekonomiyle paralel aktif bir dış politika açılımı sağlayan ülkemizin, bu yeni vizyonuna ciddî katkılar sağlamış, deyim yerindeyse aslî misyonuna dönmüş ve bunun gereklerini yerine getirmiştir.

Son dönemde ortaya koyduğu bu milli vizyonu ve faaliyetleri nedeniyle MİT’in hedef tahtasına konduğuna hepimiz şahitlik etmekteyiz.

Ülkemizin sorunlarını çözmesinden, yüklerinden ve prangalarından kurtulmasından rahatsız olan iç ve dış unsurlar, MİT üzerinden aslında demokratik ve şeffaf seçimlerle iş başına gelmiş hükümeti hedef almaktadırlar.

7 Şubat 2012’deki girişimleri ile demokratik işleyişi sekteye ve inkıtaya uğratmayı hedefleyenlerin, bunu MİT üzerinden yapmaya çalıştığı gerçeği hafızalarımızda tazeliğini korumaktadır.

Bu girişim, Türkiye’de istikrarın, reformların, dış politikadaki yeni vizyonun önüne set çekmeye çalışanların akim kalmış bir çabası olarak tarihteki yerini almıştır.

MİT üzerinden sivil iradeye karşı sabotaj girişiminde bulunarak, seçimle gelen siyasi iradeye ipotek koymaya yeltenen vesayet heveslileri, hiç şüphesiz ki tarih önünde de, millet önünde de, hukuk önünde de bunun hesabını vereceklerdir.

Türkiye’nin iç ve dış politikadaki başarılarını ve bölgedeki artan gücünü engellemek isteyen uluslararası mihraklar ve ülke içindeki uzantıları, dün olduğu gibi bugün de başarılı olamayacaklardır.     

Yeni bir vizyon ve paradigmayla aydınlık yarınlara yürüyen Türkiye’nin emin adımlarla ilerlediği bu yolda MİT, devletimizin stratejik bir kurumu olarak hizmetlerine devam edecektir.

Bu nedenlerle AK Parti grubu olarak Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı 2014 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı lehinde oy kullanmayı uygun görmekteyiz.

Teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.