6. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı

6. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı

AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı Fatih Şahin’in 6. İstişare ve Değerlendirme toplantısı açılış konuşması

 


Sayın Teşkilat Başkanım,

Merkez Karar ve Yönetim Kurulu Üyesi, İl Başkanı ve Üniversite Temsilcisi değerli arkadaşlarım,

İki gün sürecek 6. İstişare Ve Değerlendirme Toplantımızın partimize, ülkemize ve gençliğimize hayırlar getirmesi ümidiyle sizleri en içten duygularla selamlıyorum.  Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.

Değerli arkadaşlarım,

Yıllarca eğitim imkânlarından mahrum bırakılmış, enerjisi bastırılmış, söz hakkı elinden alınmış, kamplaşma ve kutuplaşmanın zemini olarak görülmüş, güvenilmemiş, hatta zaman zaman bir tehlike unsuru olarak görülmüş gençlik; ülkemizi yeniden ayağa kaldıracak, Türk insanının rüyalarını yeşertecek yeni bir dönüşüm, değişim ve kalkınma hamlesi olarak 14 Ağustos 2001 tarihinde kurulan partimizle birlikte kabuğunu kırmış, özgür düşünceli, kendi başına karar verebilen, kendi ayakları üzerinde durabilen, sorgulayan, kendi toplumunun ve evrensel anlayışın doğrularından haberdar olan ve hayatın güçlükleriyle baş edebilecek donanıma sahip bir konuma gelmiştir.

Bizler geçmiş kuşakların ideolojik çatışmalarını sahiplenmeyen, inanç ve idealleri için yola çıkmış gençleriz.

Bizler haklı güçsüzleri, haksız güçlülere karşı korumayı kendisine şiar edinmiş gençleriz.

Bizler bölgesel bir güç olan ve küresel bir güç olma yolunda çok önemli mesafeler kat eden, çok köklü bir tarihe ve kültürel mirasa sahip olan ülkemizin en büyük serveti ve dinamik gücüyüz.

Bizler tarihte edilgen değil etkin olmak, tarihi yalnızca okumak değil aynı zamanda yazmak iddiasındaki toplumumuzun sadece zenginliği değil dinamizminin ve değişim potansiyelinin kaynağıyız.

Bizler ideolojik kamplara bölünen, statükonun bekçisi, hamasetin güvencesi asla olmadık; bundan sonra da olmayacağız.

Ecdadını bağımsızlık mücadelesi gibi onurlu bir uğurda şehit veren bizler dedelerimizin miras bıraktığı bu vatanı bilgiyle, irfanla ve her türlü çağdaş donanımı kuşanarak muhafaza etmeye devam edeceğiz.

Değerli arkadaşlarım,

Ak Parti Gençliği liderinin misyonunu benimsemek zorundadır. Bizler haktan, hukuktan yana olmalı, adalet ve kardeşliği temsil etmeliyiz.

Bizim misyonumuz medeniyetimizi güçlü bir şekilde geleceğe taşımaktır. Medeniyet tasavvurumuz olmaksızın ne partimize, ne de ülkemize verebileceğimiz hiçbir şey olamaz.

Tarihimiz bizim hatıralarımızdır. Bugünümüz bizim gerçeklerimizdir, yarınımız bizim hayallerimizdir. Hayallerini hatıralarının önüne koyamayanlar gerçek anlamda başarıyı, gerçek anlamda kalkınmayı sağlayamazlar. Şüphesiz ki hatıralarımız bizim için çok kayda değerdir, bugünümüz bizim gerçekliğimizdir ama yarınlarımız için büyük hayallerimiz vardır. Türkiye adına büyük hayallerimiz vardır. Ak parti gençliği bu hayalleri gerçekleştirmek için muktedirdir, gerekli azim ve kararlılığa sahiptir.

Gençlik ne zaman önemli hedefler yolunda hareket etmiş, işte o zaman Türk Milleti şahlanmış ve liderlik vazifelerini bütün dünyaya ispatlayabilmiştir. Çanakkale’de şahlanan Türk Milleti’nin evlatları gün gelmiş Avrupa’ya nizam vermiş, gün gelmiş İstanbul Fethi’nin müjdecisi olabilmiştir. Tarihimizin bu şanlı dönüm noktaları bizim gençliğimizin en büyük referanslarıdır. Bu referanslardan feyz alabilmek ise, bizim yerine getirmemiz gereken temel vazifelerin başında gelmektedir. Bu gençlik ne zaman hedefini kaybetmiş, işte o zamanlarda Türk Tarihi’nin hüzünlü dönemlerine tanık olunmuştur.

Değerli arkadaşlarım,

Sahip olduğumuz farklılıklar eksikliğimiz değil, zenginliğimizdir. Tabiatta var olan tüm renkler zenginlik unsuru olduğu gibi dil, kültür, mezhep, meşrep, folklor ve medeniyet çeşitliliğimiz de ülkemizin zenginliğidir. Medeniyetimiz geçmişte çok daha geniş coğrafyalarda çok daha çeşitli etnisite ve kültür farklılıklarını barış içinde bir arada yaşatabilmiştir. Bu bir arada, birlik ve beraberlik içinde, kardeşçe yaşama kültürüne herkesten çok biz gençlerin sahip çıkması gerekmektedir.

Bugün Milli Birlik ve Kardeşlik Projesini en çok biz sahiplenmeli, en çok biz anlatmalıyız.

Ülkemizin kutlu yürüyüşünden en çok biz heyecan duymalıyız.

Avrupa Birliği üyeliğini herkesten çok biz savunmalıyız.

Ülkemizin sorunlarına da biz sahip çıkmalı, çözüm yollarını biz aramalıyız.

Ülkemizi tekrar kardeş kavgasına sürüklemek isteyenlerin karşısında biz duracak, gençliğini satırların, döner bıçaklarının esiri yapmak isteyenlere inat;

CEHENNEM OLSA GELEN, GÖĞSÜMÜZDE SÖNDÜRÜRÜZ,

BU YOL Kİ HAK YOLUDUR, DÖNME BİLMEYİZ, YÜRÜRÜZ, diyeceğiz.

Zira Genel Başkanımızın bize yüklediği misyon da budur.

Türkiye’nin Ak Gençlikten beklentisi de, Ak Gençliğin yapması gereken de budur.

Değerli yol arkadaşlarım,

Gücünü lobilerden değil, halktan alan demokrasiye sahip bir Türkiye için,

Özgürlüklerin lütuf değil, hak olduğu bir Türkiye için,

Herkesin hakkına razı olduğu ve başkalarının hakkına el uzatmadığı bir Türkiye için,

Halkın devletine güvendiği, devletin halktan korkmadığı bir Türkiye için,

Bölgesinde güçlü, dünyada güçlü, barış üreten, sorun çözen, güvenilen ve kapısı çalınan bir Türkiye için ülkemizin bizlerin katkısına ihtiyacı olduğunu bir an bile aklımızdan çıkarmamalıyız.

Ülkemiz 12 Eylül’den, 28 Şubat’tan, 27 Nisan’dan bugünlere nasıl gelmişse, bütün bu ideallerimize de bizlerin durmadan, usanmadan, yılmadan çalışmasıyla ulaşacaktır.

Değerli arkadaşlarım,

Bütün bu hedeflerimize hızla ulaşmak, teşkilatlarımızı yaklaşmakta olan seçimlere hazır hale getirmek için il, ilçe, belde, mahalle, köy ve sandık kurulları düzeyindeki teşkilatlanmalarımızı gözden geçirerek etkin ve verimli hale getirmeli, partimizin diğer teşkilat organları ile uyum içinde ve üretken olacak şekilde çalışma sürekliliğimizi sağlamalıyız. Tabandan tavana tüm teşkilat birimlerimizin organik bir bütünlük içinde güçlendirilmesi, geliştirilmesi ve problemlerin çözümü için gerekli olan toplantı ve çalışmalarımıza yeni bir ivme kazandırmalıyız.

Partimize gönül ve oy veren AK Parti ailesi mensuplarının hak ve hukuklarını korumak amacıyla ve “SEÇİM SANDIKTA KAZANILIR” düsturundan hareketle müşahitlerimizi ivedilikle belirlemeli, yalnızca seçim günü değil; seçim gününe kadar yapılması gerekenler konusunda eğitimlerini sağlamalıyız.

Partimizin ve hükümetlerimizin icraatlarının tanıtımını sağlamak için tanıtım ve medya imkânlarını en etkin şekilde kullanmalıyız.

Parti tüzük ve programımızda yer alan ilkeler doğrultusunda sevgi, saygı, hoşgörü, dostluk ve kardeşlik duygularını güçlendirmeye yönelik faaliyetlere hız kazandırmalı, hep birlikte birer AK PARTİ’Lİ olarak AK PARTİ AİLESİ’Nİ oluşturduğumuz şuurunu teşkilatlarımızda hakim kılmalı, sivil topluk kuruluşları ile yakın diyaloglar geliştirmeliyiz.

Partili genç belediye başkanlarımızın, belediye ve il genel meclisi üyelerimizin teşkilatlarımızla koordinasyonunu sağlamalıyız.

Belirli günlerde ve uygun zamanlarda halka dönük dinlendirici ve geniş katılımlı etkinlikler düzenlemeli, sessiz yığınların sesi olmak üzere vatandaşlarımızın sesinin duyulmasının yardımcısı ve takipçisi olmalıyız. Vakıf, dernek, birlik, kahvehane, iş yeri ve esnaf ziyaretlerini programlamalı ve bu programları sıkı bir şekilde takip etmeliyiz.

Eğitim çalışmalarımıza yeni bir ivme kazandırmalı, “siyaset akademisi” programlarına genç arkadaşlarımızın katılımını azami ölçüde sağlamalıyız. 15 Haziran – 15 Ağustos tarihleri arasında Kocaeli – Kartepe’de yapmış olduğumuz yaz eğitim kampından sonra il il gerçekleştireceğimiz kış eğitim programlarına 12 Aralık itibariyle başlayacağımızı da bir kez daha burada bu vesileyle sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu eğitim programlarına il, ilçe teşkilatlarımızın ve özellikle üniversite komisyonlarımızın katılımı konusunda gerekli hassasiyeti göstermenizi sizlerden özellikle istirham ediyorum.

Parti politikalarımızın ve icraatlarımızın özümsenmesi ve içselleştirilmesi için parti yayınlarımızı ve özellikle genel başkanımızın başta grup konuşmaları olmak üzere yaptığı tüm açıklamaları yakından takip etmeli ve bu bilinci teşkilatlarımıza aşılamalıyız.

Bu dönemde özellikle üniversitelerdeki teşkilatlanma çalışmalarımıza verdiğimiz önemi sizlere bir kez daha hatırlatmak istiyorum. 10 Ekim 2009’da yapmış olduğumuz il başkanları ve üniversite temsilcileri toplantısından sonra tüm teşkilatlarımızı, çalışmalarını yerinde takip etmek amacıyla ziyaret ettik. Bazı teşkilatlarımıza birden fazla ziyaretler gerçekleştirdik. Üniversite, fakülte ve bölüm temsilcilerimizi belirlenmesi; üniversitelerde kulüp, dernek, topluluklar kurulması ve mevcut yapıların aktif hale getirilmesi ile ilgili hedeflerimizi sizlerle paylaştık. Üniversite öğrenci konseyi seçimleri ile ilgili yaklaşımımızı sizlerle paylaştık. Geçen iki aylık süre içerisinde, geçmişten gelen birikim ve tecrübelerimizle ve siz değerli yol arkadaşlarımın yoğun çalışmalarıyla çok önemli mesafeler kat ettik. Ancak geldiğimiz nokta bizim için kesinlikle tatmin edici değildir. Bugün üniversitelerde geldiğimiz nokta, üniversitelerin ne kadar önemli ve ne kadar hızlı mesafe kat edebileceğimiz bir alan olduğunu bizlere göstermiştir. Teşkilatlanma alt yapımızı hazırladığımız üniversitelerde bundan sonra mevcudiyetimizi hissettirecek çalışmalar yapmak için stratejilerimizi belirlemeli, planlamalarımızı yapmalıyız. Her konuda, ama özellikle daha fazla bu konuda her zaman yanınızda olduğumuzu, yardıma hazır olduğumuzu, karşılaştığınız sorunların çözümü için sizlere destek olmaya hazır olduğumuzu bilmenizi isterim.

Söz üniversiteler bahsine gelmişken, YÖK’ün katsayı adaletsizliğini gidermek amacıyla almış olduğu kararın yürütmesini durduran Danıştay kararına da değinmek istiyorum. Hukuk dışı ve ideolojik bu kararı insaf sahibi hiçbir vicdanın ve iz’an sahibi hiçbir aklın kabul etmesi mümkün değildir. Hukuk adına yapılan hukuksuzluklar, adaletsizlikler, yaratılan eşitsizlikler bu ülkenin kaderi değildir; olmamalıdır. Bu karar, eğitim hakkının ve fırsat eşitliğinin önündeki tüm engelleri aşma konusundaki kararlılığımızı değiştirmeyecek, bilakis kuvvetlendirecektir.

Tüm bu duygu ve düşüncelerle tekrar hoş geldiniz diyor, 6. İstişare ve Değerlendirme Toplantımızın hayırlar getirmesini diliyorum.

Allah Yar ve Yardımcımız olsun.